🎇 Allahın Rızasını Kazanmak Için Yapılan Her Türlü Iyiliğe Ne Denir

Buyeter." Hz. Abdullah: "Ey Allah'ın Resulü! Daha fazlasını yapabilirim." Peygamberimiz son kez şöyle cevap verir: "O zaman 1 gün 2ER RAHMAN: RahmanBütün Yaratılmışlar hakkında hayır ve merhameti tercih edenGünde zikir sayısı : 298Dünya ve Ahirette Allah ın sevgilisi olmak için okunur.Farz namazlarının ardından 100 defa Ya Rahman ismini zikreden; Allah ın rızasını kazandığı gibi, Allah ın nimetleride ona sunulur. 40 gün riyazet halinde 1000 defa RahmanRahim Allah'ın adı ile.. Üstteki cümlenin ilmî tabiri şudur: Besmele.. Besmelenin faziletleri çoktur; pek çok eserlerde yazılıdır. Her işe besmele ile başlamak gerekir. Her başlanan işe göre de mânâ alır. Burada şu mânâyı vermek yerinde olur: — Bunlardanüç tanesi şunlardır: a-Ben Allah’ın kuluyum, b-Ben yardımı ancak Allah’tan beklerim, c-Ancak Allah’ın rızasını gözetirim demektir. Diğer dördüncüsü nedir? Cevap : Kanun koyucu ancak Allah (c.c.)‘dır. Soru 139: Mescidi Haram, Kabe ve etrafını saran mescidin tamamının adıdır. Rüyadagül yapraklarını koparmak görmek tabiri. Rüyada gül yapraklarını koparmak görmek işlerinde bereket olacağına, yaptığı çalışmaların boşa gideceğine, bunu allah’ın kendisi için sunduğu bir hikmet sayacağına, kendi işinin başına geçip, yokluk çekeceğine, kendi hayatının dışında çevresindeki insanların yaşamlarında pek çok musibete şahitlik Diniterim olarak iman: «Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s)'in Allah tarafından getirdiği şeylerin doğru olduğuna kalb ile inanmak ve bu inacı dil ile söylemektir.» Allah'ın varlığına ve birliğine, Hz. Muhammed (s.a.s.)'in Allah'ın peygamberi olduğuna kalbi ile inanan ve bu inancını dili ile söyleyen kimseye «Mü'min» denir. Rüyadasevgilinin seni aldattığı görmek tabiri Rüyada sevgilinin seni aldattığı görmek rüya sahibinin hayatında çok büyük sıkıntılar göreceğine, iş hayatında sürekli köstek olan kişilerin yeni 9HThTw. Bu haber 19 Mart 2021 - 607 'de eklendi ve kez Anadolu Lisesi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenleri tarafından Salı günü 2030’da Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. AHMET ABAY’ın katılımıyla ’Vahyin Gölgesinde İbadet Anlayışımız’’ konulu çevirim içi konferans düzenlendi. Konferansa öğretmen, öğrenci ve velilerimiz katılım gösterdi. Programımızın sunucusu aynı zamanda Din Kültürü Ahlak Bilgisi Öğretmenlerimizden Nevin TOPAKTAŞ, konuşmacımız Doç. Dr. Ahmet ABAY’ın kısa özgeçmişini okudu. Daha sonra selamlama konuşması yapmak üzere sözü Okul Müdürü İbrahim Halil KAYMAZ’a devretti. Okul Müdürü İbrahim Halil KAYMAZ katılım sağlayan öğretmen, öğrenci, veli ve tüm misafirlere ’ Hoş geldiniz’’ diyerek sözlerine başladı. Bereketli bir gece olmasına dair dileklerini iletti. Okul Müdürü İbrahim Halil KAYMAZ ’Bu programla istedik ki bu gece vahyin gölgesinde, Peygamberimizin öncülüğünde, önderliğinde ibadet anlayışımız ne olmalı, Müslüman deyince neye teslim olmuşuz, İslam deyince ne anlamalıyızın, hayatımıza nasıl yansıtmalıyızın cevabını arayalım. Programımız hayırlara vesile olsun .’’ diyerek sözü Doç. Dr. Ahmet ABAY’a bıraktı. Konuğumuz Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Abay; “İçinde bulunduğumuz üç aylar mübarek bir zaman dilimidir. Rabbim istifade etmeyi hepimize nasip etsin diyerek konuşmasına başladı. İnşallah Ramazan ayıyla birlikte ibadetlerimiz zirve yapacaktır.” diye ibadetlerin ne anlama geldiğini açıklayarak konuya giriş yapan Ahmet ABAY, toplum olarak ibadet konusunu şekilsel olarak algılama; belirli bir formu ve şekli olan birtakım ritüeller olarak görme yanılgısına düştüğümüzü hatırlattı. Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şeriflerde ibadetin ne anlama geldiğini, insana ne kazandırdığını, ibadetin amaçlarını ve ibadetlerin insan hayatındaki rolünü açıklayacağını ifade etti. Abay sözlerine şöyle devam etti“Arapça bir kelime olan ibadet, boyun eğen itaat eden ve ilah tanıyan anlamına gelir. Kişinin yüksek ve üstün birine karşı boyun eğmesi, onun karşısında isyanı kesip tam bir bağlılıkla teslim olması anlamını taşır. Allah’a kulluk etmeyen kişi çoğu zaman farkına varmadan bir varlık, eşya veya kişiye kulluk eder. Ya da kendini ilahlaştırır. Vahiy, inanç ve kulluğun doğru şekilde gerçekleşmesi için gönderilmiştir. Zariyat Suresi 56. Ayette de Allah-u Teâla, “Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım” ayeti bu durumu anlatır, İnsan, seçimini yapmakta özgürdür. Ancak başıboş değildir. Yüce Allah her dönemde vahiy ve elçiler göndererek hangi ibadetlerin nasıl yapılacağını bildirmiş tir. Namaz, oruç ve hac gibi ibadetlerin nasıl yapılacağını Resulullah sav sahabeye uygulamalı olarak göstermiştir. Bu konuda hataya düşmekten kavmini yapılması sevap olan Allah’ın emirlerini yerine getirmek, Allah’ın rızasını kazanmak ve Allah’a yakınlaşmak maksadıyla yapılan her türlü harekete denir. Allah’ın rızasını kazanmak niyetiyle yapılan her türlü davranış; örneğin bu programa katılmak bile bir ibadet yerine geçebilir. Aslında ibadet bütün hayatımızı kapsar. Bu konu En’am Suresi 161-162. ayetlerde “Bütün ibadetlerim, hayatımın tamamı ve ölümüm alemlerin Rabbi Allah içindir” şeklinde ifade edilmiştir. Çoluk çocuğuna helal rızık temin etmek için çalışan herkes, vatana millete yararlı olmak için yapılan her türlü görev ve işler ibadet yerine geçebilir. Ancak dikkat edilmesi gereken sadece Allah rızasının gözetilmesidir. İnsanlardan gelecek yararlar için ibadet yapılması fayda kazandırmaz. İbadetlerimizde, riyadan kaçınmak gerekir. Beyyine Suresi 41. ayette bizden istenen, ibadetleri sadece Allah’a has kılarak yapmamız gerektiğidir. İnsanı, Allah katında belirli bir konuma getirecek olan, insanın Allah’a kulluk etmesi ve başka ilahları kabul önce Allah’ı tanımak ve arkasından Resulüne iman etmektir. Tevhid de Allah peygamber efendimizi önce kul olarak abd sıfatıyla tanımlar. Arkasından Resul sıfatı gelir. Buradan da anlaşılan peygamberlerin de öncelikli görevinin kulluk olduğu, Risalet görevinin onun arkasından Kerim’de 250’den fazla ayette ibadet ve türevleri olan kelimeler yer alır. Allah Teâla bu kadar fazla sayıda ayette ibadetler üzerinde durur. Zaten insan kulluk için yaratılmıştır, kulluk etmezse varlığının anlamı yoktur. Furkan Suresi Yüce Allah “Sizin kulluğunuz, yakarışınız, duanız olmasa Rabbiniz size niçin değer versin” buyurmaktadır. Nitekim “Allah sizin suretlerinize, bedenlerinize, şekillerinize bakmaz; kalplerinize bakar’’ hadisi ışığında bu ayetleri anlamak gerekir. Allah Fatiha Suresi’nde yalnızca ve yalnızca kendisine kulluk etmemizi ve bu konuda birbirimizi teşvik etmemizi emreder. Bu sebeple anne baba isek evlatlarımızı, devlet başkanıysak halkımızı teşvik etmekle sorumluyuz. Allah çocukları anne babalarına, eşleri de birbirlerine emanet eder. Dolayısıyla İslam’ın inşa ettiği ailede kulluk Allah’a yapılır ve aile çocuğunu eğitmekle yükümlüdür. Evlatlarımızı eğitiriz, yönlendiririz ancak zorlayamayız. Çocuklar bizim yaşantımıza göre şekil aldığına göre Allah’a iyi bir kul olup görevlerimizi yerine getirirsek iyi örnek olmuş konusunun ardından iman konusunu da açıklamakta fayda var. İman kabul veya rettir; kişi iman ettiğinde bir şeyleri kabul eder, bir şeyleri de reddeder. Allah’a iman etmeden önce tağutları inkâr etmek gerekir. Önce hiçbir ilah kabul etmiyorum ifadesiyle temizlik harekâtı yapıp o temiz kalbe Allah’ı oturtmak gerekir. Çünkü Allah kalbinizi temizlemezseniz sizinle beraber olmayı kabul etmiyor. Namaz da bir tevhid eylemidir. Kıbleye yönelmek tevhid eylemidir, Allah’ı birlemektir. Bu nedenle ibadet tevhiddir. Tevhid, insan hayatını kuşatmalıdır, böyle olursa Allah rızasını kazanmak niyetiyle yaptığımız her şey ibadet halini alır. Allah rızasını kazanmanın ölçüsü ibadet etmektir ve ölüm gelinceye kadar Rabbimize kulluk etmek emredilmiştir. Kulluk bize kurtuluşu, esenliği, ebedi huzur ve mutluluğu kazandırır. Rabbimiz bizlere tevhid bilinciyle yaşamayı nasip etsin.”Program, Okul Müdürümüz İbrahim Halil Kaymaz’ın ve okulumuz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerinin hocamız Ahmet Abay’a katılımından ve değerli paylaşımlarından dolayı teşekkürlerini belirtmesiyle sona erdi. Ana SayfaPeygamber Allahın rızasını, rahmetini ve cennetini kazanmak PEYGAMBERİMİZ sallallahu aleyhi ve sellem İNSANLARDAN HİÇBİR KARŞILIK BEKLEMEDEN SADECE ALLAH'IN HOŞNUTLUĞUNU ARAMIŞTIRİslam dininin en temel özelliklerinden biri, insanın tüm yaşamını Allah korkusu üzerine bina etmesi ve tüm ibadetlerini de yalnızca Allah'ın rızasını, rahmetini ve cennetini kazanmak için yapmasıdır. Allah bir ayetinde müminlere "De ki "Şüphesiz benim namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah'ındır" şeklinde buyurmaktadır. Enam Suresi, 162Kuran'da, "Ancak tevbe edenler, ıslah edenler, Allah'a sımsıkı sarılanlar ve dinlerini katıksız olarak Allah için halis kılanlar başka; işte onlar mü'minlerle beraberdirler. Allah mü'minlere büyük bir ecir verecektir" Nisa Suresi, 146 ayetiyle de müminlere, dini sadece Allah için, başka hiçbir amaç katmaksızın yaşamaları emredilmiştir. Bir kimsenin Allah'a sımsıkı sarılması, Allah'tan başka bir ilah olmadığını bilerek, hayatını yalnızca O'nu razı etmeye adaması ve her ne olursa olsun Allah'a olan sadakatinden vazgeçmemesi o kişinin ihlas sahibi olduğunu sahibi bir mümin, yaptığı işler ve ibadetlerle Allah'ın dışında bir başkasının sevgisini, hoşnutluğunu, takdirini, ilgi ve beğenisini elde etmeye çalışmaz. İhlas sahibi müminlere en güzel örnek Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem ve diğer Efendimiz, sadece Allah'ın hoşnutluğunu aramış, hiçbir çıkar veya dünyevi bir kazanç düşünmeden, hayatı boyunca Allah'ın rızasını, rahmetini ve cennetini kazanmak için çaba ki "Ben, buna karşı sizden bir ücret istemiyorum ve kendiliğinden bir yükümlülük getirenlerden de değilim." Sad Suresi, 86De ki "Ben sizden bir ücret istemişsem, artık o sizin olsun. Benim ecrim ücretim, yalnızca Allah'a aittir. O, herşeye şahid olandır." Sebe Suresi, 47 Allahın Gazabından Korunup Rızasını Kazanmak Mekkelilerin inkârda inat etmeleri üzerine, belki kabul ederler umuduyla Taif’e giden Peygamber Sallalahu Aleyhi ve Sellem orada da ihanet ve zulümle karşılanır. Ruhen ve bedenen şiddetli ızdıraplar içerisinde tekrar Mekke’ye dönerken, ALLAH’ın gazabından korunmak ve rızasını kazanmak için şöyle dua ederALLAH’ım! Kuvvetimin zayıflığını, çıkar yol bulmadaki yetersizliğimi, insanların önünde düştüğüm durumumu sana arz ediyorum. Ey merhametlilerin en merhametlisi olan ALLAH’ım! Zayıfların Rabbi sensin, sen benim Rabbim iken beni kime bırakacaksın, bana yüzünü ekşiten yabancılara mı? Yoksa emrimi ellerine vereceğin düşmanlarıma mı? Senin bana gazabın olmasın başka şeyler önemli değildir. Ancak senin lütuf edeceğin afiyet benim için daha büyük bir huzur ve rahatlıktır. Gazabının bana gelmesinden veya kızgınlığını üzerime çekmekten, karanlıkların kendisiyle aydınlandığı, dünya ve âhiret işlerinin onunla düzene girdiği cemalinin nuruna sığınırım. Seni razı edecek şekilde sana şikâyetimi arz ederim. Muktedir olmak ve güç yetirmek ancak senin yardımınla olur.” Sireti İbni Hişam, 2/33–34.Hergün okunması zorlukların üstesinden gelmeyi kolaylaştıracaktır....sayı ve zaman yok.... "Kim insanların rızasını gözetip Allah'ın rızasına tercih ederse, Allah onu insanların eline terk eder. Kim de insanlar kızsa bile Allah'ın rızasını tercih ederse, Allah onların yardımına yeter de artar bile." Ravi, Hz. Aişe - Bir internet sitesinden kopyaladığım böyle bir hadis var mıdır? Değerli kardeşimiz, İlgili hadisin doğru tercümesi şöyledir "Kim insanların gücenmesini göze alarak insanlar gücense bile Allah’ın rızasını gözetirse, insanlardan gelen sıkıntılara karşı Allah ona yeter. Kim de Allah’ın gücenmesini göze alarak Allah gücense bile insanların rızasını gözetirse, Allah, onu insanların insafına bırakır." Tirmizi, Zühd, 64; Kenzu’l-Ummal, h. no 43034 Bu hadiste, her şeyin Allah’ın elinde bulunduğuna, önemli olanın Onu razı etmek olduğuna işaret edilmiştir. Bu sebeple, Allah’ı razı etmek ile insanları razı etmek arasında bir tercih yapmak zorunluluğu doğarsa, Allah’ın rızasını esas almak imanın da aklın da gereğidir. İbn Hibban’ın merfu olarak yer verdiği hadisin ifadeleri konuyu daha da açacak mahiyettedir Bu rivayete göre, Hz. Peygamber asm şöyle buyurdu “Kim insanların gücenmesini göze alarak Allah’ın rızasını gözetirse, Allah ondan razı olur ve insanları da ondan razı eder. Kim de Allah’ın gücenmesini göze alarak insanların rızasını gözetirse, Allah ona gücenir ve insanları da ondan gücendirir." Tuhfetu’l-Ahvezi, 7/82 Bediüzzaman Hazretlerinin aşağıdaki ifadeleri, bu hadisin bir nevi açıklaması hükmündedir “Amelinizde rıza-yı İlahî olmalı. Eğer o razı olsa, bütün dünya küsse ehemmiyeti yok. Eğer o kabul etse, bütün halk reddetse tesiri yok. O razı olduktan ve kabul ettikten sonra, isterse ve hikmeti iktiza ederse, sizler istemek talebinde olmadığınız halde, halklara da kabul ettirir, onları da razı eder. Onun için, bu hizmette doğrudan doğruya yalnız Cenab-ı Hakk'ın rızasını esas maksad yapmak gerektir.” Lem'alar, Yirmi Birinci Lem'a Selam ve dua ile...Sorularla İslamiyet maraş posta Tüm Hakları Saklıdır. hs-retina - Copyright © 2022

allahın rızasını kazanmak için yapılan her türlü iyiliğe ne denir